Hızla geçen zaman eşyayı eskitiyor. Hissedilen yaşanmak istenenler   yaşanamamış ise sırasını bekliyor..Ve olmadık bir zamanda hayat bulabiliyor. Zaman maddeye var,  ruhun zamanı olmaz…
İç dünyamız ve dış dünyamız diye tanımladıklarımız  şayet birbirine uymuyorsa, sonuç traji komik bir görünüm sergiliyor. Bazen bir bakıyorsunuz fıstık gibi bir hatun salınarak geliyor, harika bir vücut, son moda kıyafetler, uzun  havalı saçlar…Fakat yaklaşıp da  göz göze geldiğinizde ifade ortaya çıkıyor.
Sonuç ise hep bir beklenti hep bir sonuç, süreçler asla yaşanamıyor. Söylemesi kolay yaşaması zor olanlardan.
Yeni nesil bu konuda son derece akıllı .  süreçlere odaklılar fırsatları çok iyi değerlendiriyorlar.
Geçenlerde oğlum kendisine 2 yıllık  5 yıllık ve 10 yıllık yaşam planı yapmış okudum ve inanamadım son cümle şöyle idi
”2 lirayı 10 lira gibi harcayacağım” .. ne büyük bir farkındalık  17 yaş için.
hep söylerim   birisine 1000 tl yetmez iken bir diğerine 100 tl fazla gelebiliyor.
Şair ne diyor
güneş’in doğuşunu seyretmek bedava.
çocuk parkından gelen cıvıltıları dinlemek bedava.
güzel bir çehreye bakmak, sevap kazanmak bedava.
kırmızı bir balonun gökyüzünde salınışını izlemek bedava.
kar yemek, yağmur suyunun tadına bakmak bedava.
iğde kokusu taşıyan ılık rüzgar bedava.
yüzyıllık bir ağacın gövdesine sarılmak bedava.
türkü tutturarak şiir yazmak, ıslık çalmak bedava.
gecenin bir yarısı şehrin herhangi bir bulvarında aylakça dolaşmak bedava.
zeytinin tadı değil belki; ama yeşili bedava.
bulutları bastonlu yaşlı bir adama ya da bir makasa benzetmek bedava.
yeni sulanmış çimen kokusu bedava.
denizde taş sektirmek bedava.
leyleklerin pembe, kirazın mor, kahvenin lacivert olduğunu hayal etmek bedava.
Ne kadar da güzel ifade etmiş değil mi?
Bir abimiz maddi zenginliği şöyle tanımlamıştı ” şayet   pazara gittiğinizde aldıklarınızın fiyatını ürünü almadan önce sormuyorsanız  zenginlik bu noktada başlamıştır  ve üst limiti de  yoktur”
Planlı olmak hedef koymak çok doğru .. Olmazsa olmazlardan
Alice Harikalar diyarında dan bir paşaj şöyle ”tavşan arkada Alice önde  giderlerken,  Alice bir yol ayrımına gelir,düşünür düşünür  karar veremez. Döner tavşana sorar.-hangi yoldan gideyim … tavşan düşünür  ve – nereye gideceğini bilmiyorsan hangi yoldan gittiğinin bir önemi yok ..”
Ancak şayet hedefe gider iken  seçtiğiniz  yolda   ikame kayıplarınızı hesaba katmazsanız  ya ulaştığınız hedef tatmin etmiyor, yada ikameleriniz çenenize vurabiliyor.
Çocuğunuza bir ev bırakabilmek için çalışır iken yapacağı basket turnuvasına katılamıyorsanız, Hayata atıldığında öz güven sorunu yaşayan bir çocuğunuz olabiliyor yada siz gençliğinizde para kazanayım derken  bir aşk hikayesinden vaz geçiyorsanız…50 yaşında 20 yaşındaki bir gençte aşkı arayabiliyorsunuz …hayat bu ”bardak çatlak ve dolu ise; içseniz de boşalır  içmeseniz de..
Hayatında sohbetinde kazası olmuyor .. dem bu dem yani.